devir
evren otuz yedi yıl önce birden var oldu. içinde dünya otuz yedi yıl önceki haliyle var oldu. çamaşır makineleri de vardı dünyanın içinde orasında burasında. eğer çamaşır makineleri durursa yok olacak. her şey çamaşır makineleri için. hepimizin hayatı çamaşır makinelerinin etrafında dönüyor. bir sürü kıyafet alıyorsunuz ve bunları giyiyorsunuz. sonra birbirinizi terletiyorsunuz. kah geriyor kah güldürüyorsunuz. bazen bir şeye fazla odaklanıp üzerinizdeki şeyleri çıkarmayı unutuyorsunuz terliyorsunuz. statünüz yüksekse başkalarını yorup strese sokup terletiyorsunuz. kendiniz de spor yapıp terliyorsunuz. statünüz düşükse başkaları için terliyorsunuz ve kazandığınız parayla çamaşır makinesinde yıkanacak kıyafetler alıyorsunuz. bozulursa tamirine para veriyorsunuz. mesela bir erkek ben bu düzene uymayacağım ben evimde çamaşır makinesi istemiyorum dese ve ev dizilirken bunu reddetse o evlilik gerçekleşmez. yaz gelince güneşin açıları çok dik olduğundan atmosfer ısınır ve terlersiniz. kışın da pantolonunuzun paçalarına illaki çamur bulaşır. kimse dışarı çıkmasın evde de giyiniyorsunuz. kimse evinde çıplak gezmiyor. karnınız acıkıyor yerken veya hazırlarken üzerinize döküyorsunuz. ve dökülen şeylere bakmaya tahammül bile edemiyorsunuz çıkarıyorsunuz. bir saat önce giydiğim çorap ıslansa yeni çorap giyerim ve çıkardığım çorap kuruduğunda tekrar giymeyi değerlendirmem bile. başınıza kabullenemeyeceğiniz ne gelirse gelsin o şeyler başınıza gelirken üzerinizdeki kıyafetler bir şekilde o makineye giriyor.